Genellikle kavramları pek düşünmeden sadece onlara tabi oluruz. Bunlardan birisi Zaman kavramıdır. Zaman kavramı tek başına düşünülemez zira bilim adamlarına göre zaman aslında bir boyutttur. Olayların akışını belirler. Sadece ileri yönlüdür. Bunlar kesin kanıtlara dayalı olmasa da bilimin şimdilik yapılan gözlem ve deneylere dayanarak ürettiği cevaplardır. Bu cevaplar her an yeni bilgiler ışığında yanlışlanabilir ya da doğruluklarına ilişkin yeni kanıtlar ortaya çıkabilir. İsterseniz gelin eldeki bilgilerle zaman hakkındaki sorularımıza verilebilecek cevapları ele alalım.
Zaman kütle çekiminden neden etkilenir?
Einstein tarafından ortaya atılan büyük ölçüde doğruluğu gözlenmiş Görelilik Teorisi şu şekilde açıklıyor: Zaman kütle çekiminden etkilenir çünkü cisimlerin kütlesi, uzayzamanı büker. Bu bükülme, diğer cisimleri kendine doğru çeker. Zaman, uzayzaman dokusunun bir parçasıdır, bu nedenle uzayzaman eğriliği zaman akışını da etkiler.
Bu konuda elde edilmiş kanıtlar nelerdir?
Zaman kütle çekiminden etkilendiğini gösteren birçok kanıt vardır. Bu kanıtlar arasında şunlar yer alır:
Yerçekimsel zaman dilatasyonu: Bir cisim, daha güçlü bir kütleçekim alanındaysa, zaman daha yavaş akar. Bu, GPS uyduları gibi hassas saatlerde gözlemlenebilir.
Kütleçekim kırılması: Işık, bir kütle çekim alanından geçerken sapar. Bu, güneş etrafında dönen gezegenlerin ışıklarını inceleyerek gözlemlenebilir. Örneğin kütle çekim nedeniyle normalde görmememiz gereken güçlü kütle çekimine sahip olan kara delik ya da büyük bir yıldızın arkasında kalan gökadaların ışıkları bize ulaşabilir. Optik kırılmanın etkisi ile oluşan görüntüde kütle çekimine yol açan cisimin her iki yanında aynı gökadanın görüntülerinden anlaşılmaktadır.
Bir kara delikte zamanın var olmadığı iddia ediliyor, bunun ne gibi kanıtları vardır?
Kara delikler, evrendeki en güçlü kütleçekim alanlarına sahip olan nesnelerdir. Bu nedenle, kara delikler etrafındaki zaman akışı çok yavaştır. Kara deliğin olay ufkunu geçen bir cisim için, zaman tamamen durur. Bu nedenle, kara delikler etrafında zamanın var olmadığı iddia edilir.
Bu iddiayı destekleyen bazı kanıtlar şunlardır:
Hawking radyasyonu: Kara delikler, uzay-zaman dokusunun dalgalanmaları nedeniyle, çok yavaş da olsa radyasyon yayarlar. Bu radyasyon, kara deliğin olay ufkunu geçen bir cisim için gözlemlenebilir.
Zaman paradoksları: Kara delikler etrafında, zaman paradoksları gibi garip olaylar meydana gelebilir. Bu paradokslar, zamanın kara delikler etrafında nasıl aktığını anlamamızı zorlaştırır.
Büyük patlama öncesinde zaman var mıdır?
Büyük patlama öncesinde zamanın var olup olmadığı, fizikçilerin çözmeye çalıştığı en zor sorulardan biridir. Büyük patlama, evrenin yaklaşık 13,8 milyar yıl önce meydana gelen, tüm evreni oluşturan bir patlamadır.
Bazı teorilere göre, zaman Büyük Patlama ile birlikte başlamıştır. Bu teoriye göre, Büyük Patlama öncesinde zaman yoktu. Diğer teorilere göre ise, zaman Büyük Patlama öncesinde de vardı. Bu teoriye göre, Büyük Patlama öncesindeki evreni anlamak için, zamanın doğası hakkında daha fazla şey bilmemiz gerekir.
Zaman nasıl başlamıştır?
Zamanın nasıl başladığını anlamak da, fizikçilerin çözmeye çalıştığı bir başka zor sorudur. Zaman, evrenin temel özelliklerinden biridir ve evrenin nasıl işlediğini anlamak için zaman hakkında daha fazla şey bilmemiz gerekir.
Zamanın nasıl başladığını anlamamıza yardımcı olabilecek bazı teoriler şunlardır:
Evrensel zaman teorisi: Bu teoriye göre, zaman, evrenin kendisiyle birlikte var olmuştur.
Bu teori, evrenin genişlemesini ve evrenin nasıl oluştuğunu açıklamaya yardımcı olabilir. Örneğin, evren genişledikçe, zaman da genişler. Bu, evrenin daha eski kısımlarının, daha yeni kısımlara göre daha yavaş aktığı anlamına gelir.
Zaman döngüsü teorisi: Bu teoriye göre, zaman, sonsuz bir döngü içinde var olmuştur.
Bu teoriye göre, evren, Büyük Patlama ile başlar ve daha sonra Büyük Çöküş ile sona erer. Büyük Çöküş'ten sonra, evren yeniden Büyük Patlama ile başlar ve süreç tekrarlanır.
Bu teori, evrendeki karanlık enerjinin nedenini açıklamaya yardımcı olabilir. Karanlık enerji, evrenin genişlemesini hızlandıran bir güçtür. Zaman döngüsü teorisine göre, karanlık enerji, evrenin sonuna doğru genişlemeyi yavaşlatmaya ve sonunda Büyük Çöküş'e neden olmaya başlar.
Ancak yapılan gözlemlere göre evrenin genişlemesi yavaşlamamakta aksine hızlanmaktadır.
Zamansızlık teorisi: Bu teoriye göre, zaman, gerçekte var olmayan bir kavramdır.
Bu teoriye göre, evrenin başlangıcı veya sonu yoktur. Evren, yalnızca bir durumdan diğerine geçer.
Zaman neden farklı algılanır?
Zaman, farklı insanlar tarafından farklı algılanabilir. Bunun birkaç nedeni vardır.
Yaş: İnsanlar yaşlandıkça, zaman daha yavaş akmaya başlar. Bunun nedeni, beynimizin zaman algısının, hafızamıza dayanıyor olmasıdır. Daha fazla hafızaya sahip olan insanlar, zaman daha hızlı geçtiğini algılar.
Duygu durumu: İnsanlar mutlu veya heyecanlı olduklarında, zaman daha hızlı geçtiğini algılar. Bunun nedeni, bu duyguların, beynimizin zaman algısını etkilemesidir.
Dikkat dağıtıcılar: Dikkat dağıtıcılar, zaman algısını etkiler. Örneğin, bir sınava çalışırken zaman daha yavaş geçer.
Bir böceğin zaman algısı ile bir kedinin zaman algısı aynı mıdır?
Hayvanların zaman algısı, insanlarınkinden farklıdır. Bunun nedeni, hayvanların beyninin, insanlarınkinden farklı bir şekilde zaman algısını işlemesidir.
Genel olarak, küçük hayvanlar, büyük hayvanlara göre zaman algısı daha hızlıdır. Bunun nedeni, küçük hayvanların beyninin, daha hızlı bir şekilde bilgi işlemek zorunda olmasıdır.
Bu aslında kibir içeren bir açıklamadır. Zira bir böceğin ya da kedinin neler hissettiğini anlayacak donanıma sahip değiliz. Sadece gözlemler ile ulaşılmış sonuçlar üzerinden bilgi aktarıyoruz. Bir böcek hayatta kalabilmek için zamanı ister istemez kullanır. Duyuları ile gelen bir saldırıdan kaçınabilemek için mümkün olan en kısa sürede bir tepki vermesi gerekmektedir. Bu süreyi anlaması ve algılaması değil olabildiğince çabuk hareket etmesi gerekir. Bu durumun farkında olması ise çok daha farklıdır. Böcek zamanı algılayabiliyor olsa bile bizim bunu anlamamız için çok daha fazla gözlem yapmamız ya da böceğin beyninde neler olup bittiğini ona zarar vermeden ve yaşantısını etkilemeden anlamamız gerekir.
Uzay ve zaman, evrenimizin temel özelliklerinden ikisidir. Uzay, üç boyutludur ve uzunluk, genişlik ve yükseklik olarak tanımlanır. Zaman ise, olayların sırasını belirler.
Fiziksel evren, uzay ve zamanın bir bütün olarak ele alındığı matematiksel bir model olan uzayzamanla tanımlanır. Uzayzaman, dört boyutlu bir yapıdır. Üç boyut uzay boyutlarıdır ve bir boyut zaman boyutudur.
Yorumlar
Yorum Gönder